25 Şubat 2014 Salı

oğlum sen ne yeteneksiz şairsin
demezler mi ? bana
satırlar dolusu yazmışsın
da
ne oldu?
tek bir kelimesini bile okumamış
benim suçum
yazmamalıydım daha koşmayı öğrenmeden
benim suçum ,özür dilerim
kalemimden,mürekkebimden,kağıdımdan

15 Şubat 2014 Cumartesi

ibretlik mezardaki olmayan ölü
dön de bir bak,hangimiz hangimizden daha diri
bir fatiha eksik,ne önemi var
boş türbedeki veli'nin bile amin diyeni var

diner mi?en derin acı çaput bağlamakla
yapılan hatalar unutulur mu? oturup ağlamakla
şimdi hiç bir güzel söz içime sinmez
eden ettiğini bulur da ,alev körükle sönmez

14 Şubat 2014 Cuma

Önce kırmızı renkte yazmaya başladım. O anki duygularımı anlatabilecek tek renk oydu. Yazdım,yazdım,yazdım... durdum bir düşündüm önce neden dedim bir cevap bulamadım çünkü sorunun muhatabı ben değildim. Sonra yazdıklarım aynı kaldı ama renk değişti. Siyah, o an yas vardı sanki gök kuşağını imrendiren ruh dünyamda. Yazdım ,yazdım,yazdım... yine sönmedi içimdeki ateş. Peki neydi sebebi yine bulamadım doğru kelimeyi.
Sonra zaman aşımına uğramış olacak ki mavi oldu yazının rengi. Ama yazdıklarım yine aynı kaldı . sonra yeşil oldu bir huzur gelir gibi oldu. Yine yazılanlar aynı kaldı. Peki yazdıklarım aynıysa renklerin ne önemi vardı. Sonra bilmem neden sağımda solumda kullandığım eşyalarımın renginin turkuaz olduğunu fark ettim. Tamam ama bu yalnızca bir tevafuktu. Hem benim yazdıklarımla renklerin ne anlamı vardı ki...

12 Şubat 2014 Çarşamba

mum dibine ışık vermez
hani? nerede?
bütün şairler dibinde yazmadı mı?
şiirlerini en sevdiklerine
ve aynı şairler sövmedi mi?
karanlık odanın ışığı her yandığında

mum dibine ışık vermez
karanlıkta,beyaz kağıda çalakalem karalanmış şeyler
şiir mi?
işte bunları okuyup,aşık oluyorsunuz
karanlığa mahkum oluyorsunuz.
ben sana denk değilim
olmak ta istemem
bilinmez hangi zamanda nerede buluşulur?
elbet sırrına erilmiş alemler var,birinde kavuşulur.
aklında yoktum ben senin
gönlünde de hüküm süremedim
tombalada en beklediğin rakamdı belki
şans oyunlarında hiç yüzgüldüremedim

aza koydun dolmadım
çoğa koydun almadım
hep bir yer vardı benim aklımda
anladın,yakıştıramadın,koymadın.

11 Şubat 2014 Salı

kulun kula ettiği
zulüm değil ya nedir
rüzgar toprağı sürükler götürür
çiçeğin küskünlüğü nafiledir.

10 Şubat 2014 Pazartesi

kimseye ipotek değil aşk
ve kaldı ki tekelinde olsun
pekte nimetten sayılmaz hani
laf arasında geçer adet yerini bulsun

gökten yağmur olmuş yağarken
sen şemsiyeye hapis olmuşsun
nimetten sayılmaz demiştim amma
sen yine de sakla,üzerinde bulunsun.